Meme kanseri için çeşitli risk faktörleri tanımlanmıştır. Aslında meme kanserlerinin yaklaşık yüzde yetmiş beşinin spora dik yani rastlantısal kanserler olduğunu biliyoruz. Tanımlanmış risk faktörlerinin çoğunun bu hastalarda olmadan karşımıza çıktığını biliyoruz. Ama yine de bir grup faktör var ki biz hastayla karşılaştığımızda mutlaka sorgulayıp değerlendirmede dikkate aldığımız faktörler. Bunlar arasında en önemli şöyle sıralayabiliriz. Bir ailede ciddi bir meme ya da yumurtalık kanseri öyküsünün olması. Bu genetik geçişli bir hastalık olabileceğine işaret etmekte. Östrojen hormonu meme kanserinde suçlanan bir hormondur. O yüzden östrojen hormonuna maruziyet süresinin önemli olduğu düşünülür. Genç yaşta çok erken yaşta adet görülmesi ya da menapoza geç girilmesi gibi kullanılan hormon ilaçlarının süreye bağımlı olarak de olsa risk arttırdığını biliyoruz. Herhangi bir sebeple meme biyopsisi yapılmış ve memede bazı patolojik sonuçların alındığı durumlarda meme kanseri riskinin yüksek olduğunu biliyoruz. Bunun dışında yine çok düşük olmakla birlikte kişinin başka kanser öykülerinin olması ve bazı yaşam biçimine ait faktörlerin de meme kanseri riskiyle ilişkili olabileceğini biliyoruz.